II. ULUSAL ERİŞİM SAĞLAYICILAR SEMPOZYUMU ANTALYA’DA DÜZENLENDİ

Erişim Sağlayıcıları Birliği (ESB) II. Ulusal Erişim Sağlayıcılar Sempozyumu tamamlandı.

Pandemi nedeni ile bir önceki sene düzenlenemeyen sempozyum, Türkiye’de erişim sektöründe faaliyet gösteren firmalarla, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu yöneticilerinin bir araya geldiği, sorunların çözüldüğü, karşılıklı olarak geri dönüşlerin yapıldığı, sektöre büyük katkısı olan bir etkinlik olarak büyük önem taşıyor.

Sempozyuma ülkemizin çeşitli bölgelerinden sektör temsilcilerinin yanı sıra Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Bakan Yardımcısı Sn. Dr. Ömer Fatih SAYAN, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı Sn. Ömer Abdullah KARAGÖZOĞLU, Erişim Sağlayıcıları Birliği yönetim kurulu üyeleri ve kurum temsilcileri katıldı.

Sempozyumun açılış konuşmasını Erişim Sağlayıcıları Birliği Genel Sekreteri Sn. Ömer Faruk SORGUN yaptı. ESB’nin yapmış olduğu faaliyetleri aktaran SORGUN, sempozyumun sektöre olan katkısının çok kısa sürede sahaya yansıdığını gördükleri için bu sempozyumu özellikle çok önemsediklerini belirtti. Hem devleti temsil eden kurum temsilcilerinden hem de firmalardan geri dönüşlerin çok olumlu olduğunu belirten SORGUN, “Biz zaten bir anlamda da bu iki yapının arasında bir köprü görevi de görüyoruz.” dedi. Hedeflerinden birinin de mevcut sistemi en iyi hale getirmek ve geliştirmek olduğunu belirten SORGUN, “Burada aslında biz arka planda, iletişim hizmetlerini kullanan vatandaşa olabilecek en iyi hizmetin sağlanabilmesi için bu sempozyumla bürokratik engelleri aradan kaldırıp sorunların çözümüne bir hız kazandırıyoruz ve bu da vatandaşa hizmet anlamında hızlı bir iyileştirme olarak geri dönüyor.” ifadelerini kullandı. SORGUN ayrıca, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu temsilcilerinin programda sunumlarla ayrıntılı olarak beklentilerini iletirken, firmalarında etkileşimli olarak katılım sağlamasını, bir anlamda beyin fırtınasına benzettiğini söyledi. Bu nedenlerle sempozyum sayesinde iletişim hizmetlerindeki iyileştirme ve ilerlemenin ciddi anlamda bir ivme kazandığını belirten SORGUN, bu sempozyumun sektöre yaptığı katkılar nedeni ile düzenli olarak yapılacağını belirtti.

Sn. SORGUN’un ardından ESB Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Mehmet ÇERİKÇİ katılımcılara seslendi. ÇERİKÇİ konuşmasında, “Düzenlediğimiz birinci sempozyumun çalışmalarımıza yaptığı memnun edici katkılara sizler gibi bende çalışma süreci boyunca şahit oldum. İnşallah bugün, başlangıcını yaptığımız ikinci programın da önümüzdeki süreçte hem kişisel hem de ekip çalışmalarımız için bizlere pozitif katkıları ile ivme kazandıracağına emin olduğumu söylemek isterim. Hepinizin malumu olduğu üzere hem ülkemiz hem de dünya çok sıkıntılı günlerden geçmekte. İçinde bulunduğumuz bu pandemi sürecinde hem psikolojik olarak hem de sosyal olarak bunalmış vaziyetteyiz. Bunun yansımalarını da hepimiz hayatımızın farklı alanlarında ayrı ayrı görmekteyiz. Bütün bu zorluklara rağmen, içinde bulunduğumuz bu pandemi sürecindeki çalışma döneminde, hiçbir iş aksatılmadan gerektiği gibi yürütülmüş ve her bir arkadaşımız görev bilinci ve çalışkanlıkları ile bu süreci başarıyla yönetmişlerdir. Ülkemiz açısından hayati önem taşıyan iletişim alt yapıları, hiçbir kesinti ve yavaşlamaya maruz kalmadan hizmet verebilmiş, kapanma süreçlerinde, çok fazla risk altında olunması ve kısıtlı çalışma imkanlarına rağmen iletişim hizmetleri kendilerini daha ileri bir noktaya taşıyabilmiştir.” dedi.

Konuşmasının sonunda verilen iletişim hizmetlerinin önemini vurgulayan ÇERİKÇİ, “Bütün kamu ve özel sektörün, kapanmalar ve tedbirler neticesinde çalışmalarını ve toplantılarını internet teknolojileri üzerinden gerçekleştirdiği herkesin malumudur. Yine bunların yanında bu kapanma ve tedbirler neticesinde e-ticaretin hızlı bir büyüme kaydetmesi ayrıca sosyal medya vb. platformların kullanımlarının artması aslında sunduğumuz altyapı ve iletişim hizmetleri üzerinde büyük bir baskı oluşturmuştur. Fakat Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun kurulduğu süreçten bu yana doğru rehberliği ve sektörde hizmet veren firmaların doğru çalışmaları ve yatırımları neticesinde pandeminin ilk gününden bugüne kadar en ufak bir aksaklık olmadan, iş dünyası ve kamu başta olmak üzere ülkemize en güzel şekilde hizmet verebilmenin gururunu bugün hep birlikte yaşıyoruz. Tüm dünyayı etkisine alan bu durumun, artık bir iş modeli haline geldiği düşünüldüğünde bu ihtiyaçların gün geçtikçe artacağı aşikardır. Bu nedenle tüm kamu ve özel sektörün artan ihtiyaç ve taleplere cevap verecek şekilde her türlü alt yapı ve yetişmiş insan gücü bakımından hazır olması gerekmektedir. Sektörün paydaşları olarak kendi içimizde daha kuvvetli iletişim ve paylaşımlarla birbirimizi desteklemeli ve daha efektif bir süreç yönetimi gerçekleştirmeliyiz. Sempozyumumuzun bu amaca katkısı olacağını düşünmekteyim.” ifadeleriyle konuşmasını nihayete erdirdi.

Sempozyumun açılışında katılımcılara ve sektör temsilcilerine seslenen bir diğer isim ise Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı Sn. Ömer Abdullah KARAGÖZOĞLU oldu. Konuşmasında Türkiye’nin iletişim ve altyapı ağının genel bir panoramasını sunan KARAGÖZOĞLU, IPv6’nın Türkiye’nin geleceğinde kaçınılmaz olacağını ve buna yönelik yapılan altyapı çalışmalarına değindi. İnternet olmaksızın hayatımızın nasıl olacağını çoğumuz hayal bile edemiyoruz diyen KARAGÖZOĞLU, “20 yıl öncesine kadar ne sosyal medya platformlarının ne de akıllı telefonların hayatımızın bir parçası olmadığını düşünecek olursak önümüzdeki 20 yılın neler getireceğini tahmin etmek güç olabilir. Yapay zeka, blokzincir, bulut, büyük veri, 5G ve diğerleri… Tüm bu teknolojiler ayrı ayrı üzerinde saatlerce konuşulacak kadar derin ve değerli teknolojiler. Aynı zamanda da bir o kadar birbirleriyle bağlantılı, birbirlerinden ayrı düşünülemez teknolojiler. İnternet ise kritik hizmetlerin ve altyapının, sosyal ağların ve bir bütün olarak küresel ekonominin bel kemiği haline geldi.” dedi. Konuşmasının devamında rekabeti güçlendirip tüketicinin refahını artırmanın yanı sıra ülkemiz için hayati olarak görülen en önemli konulardan birinin şebekelerde kullanılan sistem ve cihazların yerli ve milli imkânlarla üretimini sağlayabilmek olduğunu aktaran KARAGÖZOĞLU, konuyla ilgili olarak, “Şu anda maalesef şebeke yatırımlarının önemli bir kısmı yurtdışından karşılanıyor. Eğer hedeflerimizi yakalamak istiyorsak bu duruma muhakkak müdahale etmemiz ve dur dememiz gerekiyor. Hep birlikte, işbirliği ve güç birliği oluşturarak teknoloji üretim tabanlı bir ekonomi inşa etmek zorundayız. Ancak bu şekilde 2023’te dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girme hedefine ulaşabilmemiz mümkün olacaktır. Bu hedefe ulaşabilmek için teknoloji üreterek katma değeri yüksek ürünler ihraç eden bir konuma ulaşmamız gerekiyor. Bilgi ve iletişim sektörünün yarattığı en önemli katma değer yüksek teknoloji barındıran yüksek hızlı iletişim altyapılarının ülkemizin rekabet ve inovasyon gücüne sağladığı katkı ve buna bağlı olarak ekonomik büyümeye getirdiği çarpan etkisidir.” ifadelerini kullandı. Konuşmasının son bölümünde gelişen iletişim araçları ve ortamlarıyla birlikte artan bilgi trafiği ve yaygınlaşan erişim ağıyla paralel hareket eden güvenlik meselesine değinen KARAGÖZOĞLU, ESB’nin bu noktada önemine dikkat çekerek, “Bu çerçevede Erişim Sağlayıcıları ve İnternet Servis Sağlayıcıları hiç şüphesiz elektronik haberleşme sektörümüzün en önemli parçalarından biridir. Bilindiği üzere 2014 yılında 5651 sayılı Kanunun 8’inci maddesi kapsamı dışındaki erişimin engellemesi kararlarının uygulanmasını sağlamak üzere kurulan Erişim Sağlayıcılar Birliği (ESB) ile İnternet yolu ile yapılan hukuka aykırı yayınlar hakkında mahkemelerin ve kurumların verdikleri erişimin engellenmesi kararlarını erişim sağlayıcılara tek elden ileterek hızlı ve etkin bir şekilde uygulanmasını ve mevzuattan kaynaklanan koordinasyon görevi gereğince içerik ve yer sağlayıcılarını erişim engellenmesi kararlarından haberdar ederek içeriklerin yayından çıkarılmasını sağlamak hususunda verimli ve faydalı çalışmalarımız gerçekleşti ve bundan sonra da bu işbirliğinin güçlenerek devam edeceğine inanmaktayım.” ifadelerini kullandı. Konuşmasının sonunda sempozyumu düzenleyen Erişim Sağlayıcıları Birliği’ne teşekkürlerini sunan KARAGÖZOĞLU, programın hayırlara vesile olmasını diledi.

Programın son bölümünde, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Bakan Yardımcısı Sn. Dr. Ömer Fatih SAYAN, erişim sağlayıcıları ve sektör temsilcileri ile bir araya geldi. Karşılıklı soru-cevap şeklinde geçen sempozyumun son bölümü yaklaşık üç saat sürdü. SAYAN bu bölümde, sektör temsilcileriyle birebir görüşerek hem temsilcilerin beklentilerini dinlerken hem de bakanlık olarak kendilerinin de temsilcilerden beklentileri olduğunu ifade etti. Sempozyumun son bölümü, devletin en üst birimleri ile sektör temsilcilerinin bürokratik engelleri ortadan kaldırarak bir araya geldiği ve sorunların hızlı biçimde tespit edildiği bir toplantı olması nedeniyle ön plana çıktı. Sempozyum, programa katılan tüm paydaşların katıldığı geniş bir aile fotoğrafı ile sonlandırıldı.

Etkinlik fotoğrafları için tıklayınız

Read more

Türkiye’de IPv6 Erişim Sağlayıcılar Etkinliği BTK’nın Ev Sahipliğinde Yapıldı

 

Erişim Sağlayıcıları Birliği tarafından “Türkiye’de IPv6 Erişim Sağlayıcılar Etkinliği” Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu ev sahipliğinde düzenlendi.

BTK Bilgi Teknolojileri Dairesi Başkanı Bülent Arsal’ın moderatörlüğünde düzenlenen panele, Turkcell adına Network Operasyon Direktörü Mehmet Erkul, Türk Telekom adına Network Mimari ve Kalite Direktörü Emel Uzun Subaş, Vodafone adına Network Operasyon Direktörü Serkan Çebi, Türksat adına İnternet ve İnteraktif Hizmetler Direktörü Burak Başer, Türknet adına ise Teknik Operasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Uçar’ın katılımı ile gerçekleşti. Panelde Erişim Sağlayıcı firmaların mevcut çalışmaları ve planlanan çalışmalar ele alındı. Erişim Sağlayıcıları Birliği Youtube kanalından da canlı yayınlanan panel, hem katılımcıların hem de canlı yayını takip eden izleyicilerin sorularıyla katılımı sağlanarak interaktif şekilde tüm Türkiye’nin takip edip katılım yapabileceği bir formatta düzenlendi. Türkiye’de hizmet veren diğer erişim sağlayıcı firmaların temsilcilerinin de katıldığı programda, katılımcı diğer firmaların temsilcileri de sorularıyla panele katkıda bulundu.

Programın açılış konuşmasında Erişim Sağlayıcıları Birliği Genel Sekreteri Ömer Faruk Sorgun dijitalleşen dünyadan, dijital dünyaya geçişin hızlandığını belirtti. “Artık dijitalleşen dünyadan, dijital dünyaya doğru geçiyoruz . Daha fazla konfor ve kolaylık vadeden bu dijital dünyaya geçişimiz, pandemi ile beraber daha da hızlandı. Bu günden itibaren dijitalleşmenin temas etmediği bir alan düşünülemez.” diyen Sorgun, dijitalleşme hızının kazandığı ivmeyi ve içinde bulunduğumuz pandemi sürecinin bu ivmeye olan katkısına da konuşması sırasında değindi. Birlik olarak şimdiye kadar yaptıkları ve bundan sonra yapacakları çalışmaların Türkiye ve Türk insanı için olduğunu vurgulayan Sorgun, “Taşıdığımız sorumluluğu hakkıyla yerine getirebilmek için bizim en önemli motivasyon kaynağımız insanımızdır.”  dedi. Türkiye’nin 2023 vizyonuna da değinen Sorgun, artık çok şanslı olduğumuzu, çünkü hem modern teknolojilere hem de gençlere kıymet veren bir cumhurbaşkanına sahip olunduğu için bu alandaki çalışmaların daha kolay yapılabildiğini ve bu sayede de dünyada çok az ülkenin sahip olduğu düzeyde bu teknolojileri üretebildiğimizi belirtti. “Milli Teknoloji Hamlesi” gibi önemli gelişmeleri de bu sayede yapabildiğimize değinen sorgun bu kapsamda sundukları çalışma imkanları, iş birlikleri ve  desteklerinden dolayı katılımcılar arasında olan Ulaştırma Bakanlığı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan’a ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu’na da özel teşekkürlerini sundu.

Etkinliğe Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurum (BTK) Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu konuşmacı olarak katkıda bulundu. IPv6’nın neden kullanılması gerektiği ve geleceğinin masaya yatırıldığı programın açılışında Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Bakan Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan, IP konusunun günümüzde kıt kaynak haline geldiğini belirtti. Bunun sebebini teknolojinin gelişmesi olarak işaret eden Sayan, “Her yerden her zaman internete erişilebilmesi, IoT teknolojisinin muazzam bir hızla gelişmesi,  internet tabanlı servislerin mobil cihazların kullanımıyla aynı ölçüde yaygınlaşması; IP tabanlı servislerin sunumunun ve bu servislere olan taleplerin de artmasına neden oldu. Dolayısıyla bu artış, IPv4 adreslerinin tükenmesine yol açmış durumda” bilgisini paylaştı. İnternet alanında yaşanan bu gelişmelere uyum sağlamak ve teknolojinin gerisinde kalmamak açısından, ülkemizdeki mevcut telekomünikasyon şebekelerinin IPv6’ya geçişine yönelik gerekli tedbirleri bir an evvel alması gerektiğini vurgulayan Sayan, “Ülkemizin dünyanın sayılı dijital ekonomisine sahip, dijital ihracat gerçekleştirebilen, bölgesinde güçlü ve lider bir ülke olabilmesi, yerli ve milli dijital teknolojilerinin gelişiminin sağlanması açısından IPv6’ya geçiş bir gereklilik. Dijital dönüşümde sivil toplum kuruluşlarının daha etkin rol alabilmeleri, ülkemizdeki internet ekosisteminin daha güvenli hale getirilmesi, dijital inovasyon kültürünün gelişiminin desteklenmesi ve 2023 bilgi toplumu hedefleri doğrultusunda ülkemizin küresel bir oyuncu olması yolunda IPv6 geçiş çalışmalarının yapılması gerekiyor. Bu doğrultuda; Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumumuz IPv6’nın önemi, IPv6 ile ilgili farkındalığın artırılması ve IPv6’nın geçişinin ülkemizde tamamlanmasına yönelik çalışmalarına son yıllarda hız kazandırdı” dedi.

Ülkemizin internet altyapılarında IPv6 kullanımının yaygınlaştırılması amacı ile 2010 yılında yayımlanan Başbakanlık Genelgesi kapsamında kamu kurum ve kuruluşları bünyesinde belirli düzeyde çalışmalar yapıldığını kaydeden Sayan, “İnternet erişim hizmetleri veren işletmecilerimizin de IPv6 ya geçiş yapması için çalışmalara başlaması gerekliliği ortaya çıkmıştır. Bu nedenle, sektör oyuncularımız ile yapılan görüşmelerle IPv6 geçiş stratejisinin belirlemesi çalışmaları sürdürüyoruz. Bu kapsamda; işletmecilerin IPv6 altyapılarının ne durumda olduğunun tespit edilmesi, IPv6 ya geçiş planlarının değerlendirilmesi, ticari olarak hizmet verilmeden önce gerekli test çalışmalarının tamamlanması çalışmaları yürütülürken bu konuda ilave mevzuat düzenlemesine ihtiyaç olup olmadığına yönelik araştırmalarımız da devam ediyor” dedi.

IPv6 protokolüne geçişle birlikte, internette yeni ve çok daha farklı fırsatların ortaya çıkacağını söyleyen Sayan, “Ülke olarak IPv6 geçişini ne kadar erken tamamlarsak bu fırsatları daha erken keşfeder ve faydalanmaya başlarız. Diğer taraftan; IPv6 kullanımının yaygınlaştırılması ülkemizdeki Nesnelerin İnterneti (IoT), 5G ve bulut bilişim hizmetlerinin yaygınlaştırılması açısından da önem arz ediyor.  Ülkemizde IPv6’ya geçiş ve IPv6 odaklı katma değerli yeni servislerin ve ürünlerin ortaya çıkarılması için tüm paydaşlara özellikle de kamu kurumları, üniversiteler, internet servis sağlayıcılar, özel sektör ve Ar-Ge birimlerine büyük görevler düşüyor. Bu doğrultuda; öncelikle internet erişim sağlayıcılarımızdan IPv6 geçiş çalışmalarını en kısa sürede tamamlayacak şekilde planlamalarını yapmalarını ve IPv6 geçiş sürecindeki tecrübelerini, çalışmalarını düzenli olarak sektörle paylaşmalarını bekliyoruz” diye konuştu.

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu da internet kullanımının artmasını pandemi bağlamında ele aldı. İnternetsiz bir hayatın olamayacağını vurgulayan Karagözoğlu, “Ülkemizdeki ‘bağlanma’ verilerine abonelik ve kullanım miktarı açısından bir göz atacak olursak 2008 yılında 6 milyon civarında olan genişbant internet abone sayısının yaklaşık on dört kat artarak 2020 yılı sonunda 82,4 milyona ulaştığını görüyoruz. Toplam internet abone sayısının 2020 yılında artış oranı bir önceki yıla oranla %7,5 olarak gerçekleşmiş durumda. 2020 yılı dördüncü çeyrekte sabit genişbant internet abonelerinin aylık ortalama kullanımı 178 GByte seviyesinde, mobil genişbant internet abonelerinin aylık ortalama kullanımı 9,9 GByte seviyesinde, cihazı ve SIM kartı 4.5G hizmetine uygun olan 4.5G abonelerinin veri kullanımı ise 11,6 GByte seviyesinde gerçekleşmiştir. 2020 yılı son çeyreğinde nüfusa göre sabit genişbant yaygınlık oranı %20 iken mobil genişbant yaygınlık oranı %78,5 olarak gerçekleşmiş durumda. Tüm bu göstergeler ülkemizin dünya geneli ile uyumlu bir biçimde daha çok “bağlı” olduğunu ortaya koyuyor” ifadelerini kullandı.

İnternetin sürekliliğinin sağlanmasının çok önemli olduğunu dile getiren Karagözoğlu, “Ülkemizin de içinde yer aldığı Avrupa, Orta Asya ve Orta Doğu bölgelerinde Bölgesel İnternet Kayıt Kurumu olarak hizmet veren, IPv4 ve IPv6 tahsisi ile internet kaynaklarının dağıtımından sorumlu RIPE Ağ Koordinasyon Merkezi (RIPE NCC), 2012 yılında son /8 IPv4 bloğunun tükendiğini duyurdu. RIPE NCC Kasım 2019’da yaptığı açıklamada /22 IPv4 bloklarının da tükendiğini, ileride çeşitli kuruluşlarca iade edilebilecek olan IPv4 adres bloklarının ancak bekleme listelerine göre tahsis edebileceğini ilan etti” bilgisini paylaştı.

IPv4’ün ediniminin giderek zorlaşmasıyla birlikte ISS’ler tüm dünyada IPv6’ya geçiş için çeşitli seviyelerde çalışmalar yürüttüğünü hatırlatan Karagözoğlu, “IPv6’ya geçiş sürecinde yaşanacak sorunlarda düşünüldüğünde, IPV6’ya geçiş için şimdiye kadar yapılan çalışmaların artırılarak, daha fazla zaman ve kaynakla geçiş sürecinde önemli adımlar atılmalıdır. Bu kapsamda Kurum olarak hazırladığımız geçiş takvimini ISS’lere bildirdik. Bu takvime uyulması IPv6 geçiş çalışmaları için büyük önem arz etmektedir. IPv6’ya geçiş çalışmalarının başlatılması ile birlikte gündeme gelen bir konu da siber güvenlik. Dünya çapında küçük ya da büyük kuruluşlar sürekli olarak siber saldırılara maruz kalarak veri ihlalleriyle karşı karşıya kalıyor. Bunun farkında olarak ülkemizde siber güvenlik risklerinin yönetilebilir ve kontrol edilebilir düzeyde tutulmasını sağlama gayreti içerisindeyiz. İnternetin getirdiği risklerin, tüm paydaşları içeren bütüncül bir yaklaşımla yönetilerek siber olaylara karşı hazırlıklı olunması ve bu olaylardan en az zararla çıkılarak sürekliliğin temini çalışmalarımızın esasını teşkil etmektedir. Türkiye bu anlamda Bakanlığımız ve Kurumumuzun çalışmalarıyla önemli yol kat etmiş durumda. Kurumumuz, bir yandan ülkemizdeki elektronik haberleşme sektörüne yönelik regülatif anlamda görevlerini yerine getirirken bir yandan da kendisine verilen görev ve sorumluklar gereği ulusal siber güvenliğin sağlanmasına yönelik faaliyetlerini sürdürüyor” sözleriyle konuşmasını noktaladı.

Read more